Darbeler | Konular | Kitaplar

Gezi Parkı olayları "555K" provası mı?

Taksim Gezi Parkı olaylarının gelişimi ve arka planında neler olduğuna ilişkin çeşitli kaynaklardan aldığımız bilgiler bazı gerçekleri ortaya çıkarıyor. Bu benzerliği tarihimizden hatırlayalım:

27 Mayıs 1960 ihtilalıyla noktalanan DP (Demokrat Parti) iktidarının üçüncü dönemiydi. Büyük şehirlerde ve özellikle İstanbul'da, Ankara'da meydanlar caddeler binlerce genç tarafından dolduruluyordu. "Bayar-Menderes istifa" sloganları atılıyordu.
Gençlikle polis karşı karşıya gelmişti.

Üniversiteler karışıktı.

Muhalefet rahmetli İsmet Paşa'nın liderliğinde olayların arka planında boy gösteriyordu. Ankara'da gençlik her akşamüzeri saat 17.00'de Kızılay'da toplanırdı.
Müthiş bir kalabalık oluşurdu...
Harp Okulu öğrencilerinin başta komutanları olmak üzere Kızılay'a inip Lozan Meydanı'ndaki Atatürk heykeline çelenk bırakmalarıyla birlikte meydanlardaki slogan "Ordu-Millet El Ele, İktidar İstifa"ya dönüşmüştü...
"Öldürülen gençlerin Et- Balık Kurumu tesislerinde kıyma haline getirilerek yok edildikleri" fısıltıları yaygındı. Elbette böyle bir şey yoktu ama o çok gergin süreçte çoğunluk her şeye inanmak psikolojisine girmişti.
İktidara karşı, iç ve dış muhalif çevreler, oyun üstüne oyun planlıyor. Tahrikleri tırmandırıyordu. Bir anda ortalığa, 555K parolası atıldı.
Bu parola: 5. ayın, 5. günü saat 5'te Kızılay'da..."
O gün ve sonraki gösterilerde artık Kızılay'daki insan yığınları muhalefeti meydanlara taşıdı. Gizli yürütülen bu miting DP karşıtı bir eyleme dönüştürülmüş, rahmetli Menderes kalabalığın arasında kalmıştı. Bazı gençlerin yakasını tutmaları üzerine Rahmetli Başbakan, Ne istiyorsunuz? Diye sormuş, "Hürriyet istiyoruz! Bey Hürriyet" karşılığı verilmişti. Bunun üzerine Menderes:
Evladım Koskoca Türkiye Cumhuriyeti'nin Başvekilin yakasına yapışıyorsun. Yaptıklarınız Hürriyet değil mi? karşılığını vermişti.
Olayları tezgâhlayan iç ve dış odaklar, 27 Mayıs 1960 sabahı secimle üçünce kez iktidara gelmiş hükümeti devirmişlerdi.
Yıllar sonra, darbenin arkasında İngiltere'nin güçlü siyasi ve ekonomik baronları olduğu anlaşılmıştı.
27 Mayıs'ın, "555K" parolasıyla tezgâhlanan oyunları ile Türkiye'nin bir süredir yaşadığı komploların benzerliğini, Genel Yayın Yönetmenimiz köşe yazısında net biçimde ortaya koydu: Amaç, Ankara'ya "Değişemezsin" sokağa da "Değiştirilemezsin" mesajı vermekti! Çünkü din, tarih, dil gibi ortak değerlere sarılan Ankara, AVRUPA için büyük tehlikeydi!
Amaç IMF'yi ülkeden kovan Türkiye'nin tekrar avuç açan ülke konumuna gelmesiydi. EN büyük korkuları, Türkler'in OSMANLI'yı ve atalarını hatırlaması.
İSTİHBARAT PROVAKASYONLARI Gezi Parkı olaylarının üzerinden 12 saat geçmeden, İngiliz gazetelerinin yaşananlara, "Türk Baharı" dediğini okuyunca, eski olayları ve olası gelişmeleri birlikte düşündüm. Bu gelişmelerin sonunda kimin işine yarayacağının iyi tahlil edilmesi gerekiyor. Her olayda olduğu gibi, 'Büyük Fotoğraf'a bakmalıyız. Çünkü yabancıların bahar dediği her türlü gelişmenin ilgili ülkenin felaketini hazırladığını bir süredir görüyoruz. Yaşananların bu denli büyümesinin altında iktidarın demokratik yollardan düşürülemeyeceğinin paniği yatmaktadır.
Masum amaçlarla hareket edenler üzerinden, "Polisin sert" davranışları bahane edilerek, gizli planlar uygulamaya sokulmuştur.
İngilizlerin yazdıklarını muhakkak görelim.
İngiliz Guardian, "TÜRK BAHARI'NIN TOHUMLARI EKİLİYOR" yorumu yaptı.
İngiliz BBC, Polisin göstericilere müdahalesini öne çıkardı

SONUÇ: Türkiye, çok hassas kanallardan geçiyor. 100 yıllık İngiliz-Fransız haritaları tarih olurken, son gelişmeler darbe zemini oluşturmaya yönelik eylemdi, bir provaydı ama şükürler olsun ki sağduyulu Türk milleti, bu oyuna, tezgâha gelmedi. MİT eski Daire Başkanı, Prof. Dr. Mahir Kaynak, olayların arkasındaki dış istihbarat servislerine dikkat çekerek, "Türkiye'nin içini bilen güçler operasyonu planlarını, ülke içinde çatışma, ayrışma üzerine hazırlarlar. Olanlar ve olacaklar hazırlanan gizli planlara işaret ediyor'" dedi.
Dış istihbarat servislerini yakından tanıyan Prof. Dr. Kaynak'ın "HALKIN SAĞDUYULU OLMASI, TAHRİKLERE KAPILMAMASI ŞİDDETE BAŞVURMAMASI TAVSİYEMDİR" sözlerine kulak vererek, tezgâhlara karşı dikkatli olalım.


BÜLENT ERANDAÇ
takvim

Konular